Ton Balığında Omega 3 Var Mıdır?
Omega 3 yağ asitleri, et ve balık tüketim oranı düşük olan tipik batı beslenme rutininde yeterince yer almayan önemli bileşenlerdir. Diğer yandan, balık tüketimi daha yüksek olan akdeniz beslenme rutini önemli bir sağlık sorunu olan kalp hastalığı riskinde azalma ile ilişkilendirilmiştir. Omega 3 alımınızı arttırmak kardiyovasküler hastalık riskini azaltmanıza yardımcı olabilir, ancak ne tür bir balık yenmesi gerektiği konusunda doğru gıda seçimlerini yapmak önemlidir. Amerikan Kalp Derneği, omega 3 alımınızı artırmanın, aritmi ve yüksek tansiyon gibi riskli kardiyovasküler hastalıklara yakalanmanızı engellemeye yardımcı olabileceğini belirtmektedir. Omega 3 yağ asitleri aynı zamanda serum trigliseritleri ve kan dolaşımınızda bulunan ve kalp hastalığına katkıda bulunan yağlarla da ilişkilidir. Arteriyel plak gelişimi de omega 3 yağ asiti tüketiminin artması ile yavaşlar. Plaklar kan damarı duvarlarında toplanabilen ve vücuttaki kan akışını etkileyebilen kolesterol birikintileridir.
Yağlı balık türleri omega 3 yağ asitlerinin temel kaynağıdır. Yüksek oranlarda omega 3 içeren balıklar arasında somon, uskumru, ringa ve ton balığı vardır. Konserve ton balığının yaygın kullanımı, onun omega 3 yağ asitleri içeriği bakımından en iyi seçim gibi görünmesine neden olabilir, ancak taze ton balığı her zaman daha sağlıklı bir tercih olacaktır.
ABD Tarım Bakanlığı'na göre, ton balığının omega 3 içeriği, ton balığı türüne ve işlenme şekline göre değişmektedir. Taze mavi yüzgeçli ton balığı en yüksek omega 3 içeriğine sahiptir (her 100gramında 1.5 gram DHA ve EPA içerir). Yağda konserve edilmiş hafif ton balığı için bu değer sadece 0.128 gramdır. Suda konserve edilmiş beyaz ton balığı ise 100 gramında 0.862 gram omega 3 bulundurur. Balık yerken çevresel toksinleri de vücudunuza almaktan endişe ediyorsanız, yalnız değilsiniz. Bu yaygın bir sorundur çünkü balıklar çevreden gelen toksinleri vücutlarına alabilir ve civa gibi maddeler balık etinde birikebilir. Amerikan Kalp Derneği, konserve hafif ton balığının diğer kaynaklardan daha az miktarda cıva içerdiğini ve herhangi bir potansiyel kirliliğin etkilerini en aza indirmek için farklı türlerde balık tüketmeniz gerektiğini belirtmektedir.