BCAA içeriği
Dallı zincirli amino asitler ya da diğer adıyla BCAA'lar, esansiyel amino asitlerdir. Kimyasal yapıları açısından bakıldığında, bu amino asitlerin her biri dala benzeyen çatallı bir çıkıntıya sahiptirler ve isimlerini buradan almışlardır. Eğer vücutta yaptıkları işler için isimlendirilselerdi, bunlara inanılmaz amino asitler denilebilirdi. BCAA'ların kasların büyüme sürecine yardım ettiğini duymuş olabilirsiniz. Uluslararası Spor Beslenme Dergisi'nin 2009'da yapılan yıllık toplantısında sunulan bir araştırmaya göre, 8 haftalık egzersiz süresince BCAA takviyesi alan eğitimli vücut geliştiricilerin kas büyümeleri ile kas dayanımları, BCAA kullanmadan whey proteini takviyesi alanlara kıyasla iki kat daha fazla artmıştır. Fakat bu üç basit amino asidin faydaları sadece kas büyümesi ile kalmamaktadır. BCAA'ları bu kadar özel kılan şeylerin en önemlisi, vücudun onları nasıl kullandığıdır. Tipik olarak çoğu amino asit, sindirildiğinde -parça parça ya da bütün protein olarak- önce karaciğere gider. Burada karaciğer onları yakıt olarak kullanmak üzere parçalayıp kas ve diğer dokuları onarmak için yönlendirir. Öte yandan BCAA'lar karaciğerde tutulmazlar ve doğrudan kaslara gönderilirler; böylece kas, BCAA'ları direkt olarak yakıt için kullanabilir ya da kas dokusu inşası ve onarımında kullanabilir. Biraz da BCAA’ların içeriğinden bahsedelim. BCAA’lar üç adet esansiyel amino asittirler (lösin, izolösin ve valin). Protein dediğimiz yapı 20 farklı amino asitten oluşur. Amino asitler ise üç farklı gruba sahiptir. Bu gruplar, amino asitin her iki ucunda ve ortada bulunur. Kulağa kafa karıştırıcı gibi geliyor değil mi? O zaman daha da karışık bir hale getirelim. Amino grubu dediğimiz şey NH3'tür. Diğer bir grup karboksil asit grubu ve sonuncusu da C-H grubudur. Amino asitler, oluşturdukları proteinlere benzersizlik kazandıran farklı şekillerde yapılandırılmışlardır.
Bazı amino asitler doğal olarak vücut tarafından üretilmektedir. Bunların dışında kalan amino asitler vücut tarafından doğal olarak üretilemez. Vücut tarafından doğal olarak üretilmeyenler "esansiyel amino asitler" olarak bilinirler. Büyük olasılıkla bu terimi duymuşsunuzdur, ancak bunun anlamını tam olarak bilmiyor olabilirsiniz. Onlara esansiyel dememizin sebebi, insanların bu amino asitleri beslenme yoluyla alması gerektiğindendir. Başka bir deyişle, vücut bu konuda size yardımcı olmaz. Bu nedenle bu amino asitlerin çeşitli yollarla tüketilmesi esastır.